İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Halk TV ekranlarında İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtladı.
Gündeme dair çarpıcı değerlendirmelerde bulunan Dervişoğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile birlikte bozkurt işareti yaparken çekilen fotoğrafına ilişkin, “Bu bir anlamda eskiyi anmaktır. Ben siyasette işaretlerden çok sözlere itibar ederim. İşaret bir semboldür ve bir şeyi ifade eder ama diliyle söyleyecek şeyi olanların işaretle beslemek gibi bir mecburiyeti var. Diliyle söyleyecek çok şeyimiz olduğu için arada semboller de kullanıyoruz” ifadelerini kullandı.
İsrail ile İran arasındaki gerilime dair görüşünü aktaran Dervişoğlu, “Savaş bağıra bağıra geldi” dedi.
Bölgedeki emperyalist planların sürdüğünü vurgulayan Dervişoğlu, “Gençlik yıllarımızda yeşil kuşak projesi vardı. Bu daha sonra Büyük Ortadoğu Projesi’ne dönüştü. Bütün İslam ülkelerini içine alacak şekilde yeni planlar yapıldı ve bunlar kademeli olarak uygulanıyor” değerlendirmesini yaptı.
“Nihai hedef Türkiye”
Bölgedeki gelişmelerin Türkiye’yi hedef aldığına dikkat çeken Dervişoğlu, “Önce Irak, ardından Suriye’ye nüfuz eden sürecin İran’ı hedef tahtasına koyduğunu ve nihai hedefin Türkiye olacağını daha önce de dile getirmiştim. Maalesef bu öngörüler doğrulandı. Hedef değişmiyor, yalnızca strateji değişiyor” şeklinde konuştu.
“Bölgede lidersizleştirme çabası var”
Dervişoğlu, Kuzey Afrika’dan İran’a kadar geniş bir coğrafyada sistematik bir lidersizleştirme çabası yürütüldüğünü belirterek, “Bu coğrafyada devletler devlet olma vasıflarını kaybetti. Liderlik edecek kişilerin tasfiye edildiği bir süreç yaşandı. 1980’de Türkiye ve Pakistan’daki darbeler, Irak ve İran’daki rejim değişiklikleri de bu stratejinin parçasıdır” dedi.
“Hükûmet bilgi vermeli”
Türkiye’nin bu süreçte ciddi önlemler alması gerektiğini vurgulayan Dervişoğlu, “Ülkeyi yönetenlerin böyle dönemlerde siyasi parti liderlerini bilgilendirmesi gerekir. Geçmişte bu tür konularda Meclis ve muhalefet bilgilendirilirdi. Bugün ise yeterli bilgi paylaşımı yapılmıyor. Bu, sistem kaynaklı bir sorun” diye konuştu.
“Dışişleri Bakanı liderleri bilgilendirebilir”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “iç cephe” söylemine de değinen Dervişoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı liderleri toplamasa bile, Dışişleri Bakanı veya İçişleri Bakanı aracılığıyla siyasi partilere ve Meclis’e bilgi verilebilir. Bu sürece Adalet Bakanı ve MİT Başkanı da dahil olabilir” değerlendirmesini yaptı.
“Bu ülke için mücadeleye devam edeceğim”
Devlet ve millet söz konusu olduğunda siyasi kaygılardan uzak durduğunu dile getiren Dervişoğlu, “Bu mücadele, Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nde yüklenen sorumluluğun bir parçasıdır. Ne olursa olsun, bu ülke için mücadeleye devam edeceğim. Türkiye’de iki kutuplu bir siyaset inşa edilmeye çalışılıyor. İktidar nasıl tek adamlık sistemini kuruyorsa, muhalefeti de tek bir kutba sıkıştırma gayreti var. Bu çabalara karşı uyarılarımı sürdürüyorum” ifadelerini kullandı.
“Manipülatif haber”
Abdullah Öcalan’ın “İsrail düşmanımızdır” sözlerinin manşete çıkarılmasıyla ilgili soruya Dervişoğlu, “Bu manipülatif bir haber. İran PKK’sı olarak bilinen PJAK’ın İsrail’in yanında yer alabileceğini açıklamasının ardından, bu haberle farklı bir algı oluşturulmaya çalışılmış” dedi.
“Kişiye mazisi kefil olmalıdır”
Selahattin Demirtaş’ın “iç cephe” açıklamasıyla ilgili görüşünü de paylaşan Dervişoğlu, “Burada tutarlılık önemlidir. Dün başka, bugün başka konuşmak olmaz. Kişiye mazisi kefil olmalıdır. Geçmişin olumsuzluklarını yeni sözlerle aklayamazsınız. Hem bu olumsuzluklara sebep olup hem de yol gösterici olamazsınız. O zaman dün söylediklerinizden bugün vazgeçtiğinizi de açıkça belirtmeniz gerekir” dedi.