İstanbul’da düzenlenen Ukrayna-Türkiye Dostluk Konseri, iki ülke arasındaki dostluk bağlarını pekiştirirken, Türkiye’deki Kahramanmaraş merkezli depremlerden hayatını kaybedenleri anma ve Ukrayna’daki savaşın yarattığı zorluklara dikkat çekme amacı taşıdı. Etkinlik, Fatih Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi’nde gerçekleşti ve kültürel dayanışmanın önemi vurgulandı.
Konserde, Ukraynalı sanatçılar tarafından Türkiye’deki deprem felaketine ithafen bestelenen bir eser seslendirilirken, aynı zamanda Ukrayna’daki savaşın etkilerini anlatan parçalar da dinleyicilerle buluştu. Geleneksel Ukrayna kıyafetleri giymiş sanatçılar, her iki ülkenin halk müziğinden örnekler sundu.
“Acılar Paylaşıldıkça Azalır”
Etkinliğe katılan İstanbul Vali Yardımcısı Hasan Hüseyin Can, konuşmasında, iki milletin ortak tarihine ve mücadele ruhuna dikkat çekti. “Bizim milletimiz de topraklarına bir saldırı olduğunda ülkesini terk etmedi, savaştı ve İstiklal Harbi ile Cumhuriyetimizi kurduk. Öyle ümit ediyoruz ki Ukrayna da bu mücadelenin neticesinde toprak ve devlet bütünlüğünü koruyarak güçlü bir millet olarak varlığını sürdürecektir.” diyerek Ukrayna’nın mücadelesine olan inancını dile getirdi. Can, ayrıca Ukraynalı sanatçılar tarafından seslendirilen depremle ilgili parçayı dinlerken duygulandığını belirtti ve “Acılar paylaşıldıkça azalır” anlayışının bu tür etkinliklerle pekiştiğini ifade etti.
“Ukrayna ve Türkiye Arasındaki Derin Bağlar”
İstanbul Topkapı Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Emekli Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, Ukrayna ile Türkiye arasındaki güçlü tarihi bağlara vurgu yaparak, Ukrayna’nın topraklarının üçte birinin işgal altında olduğuna dikkat çekti. Yaycı, “Ukraynalılar, kadınları ve çocukları güvenli bölgelere götürdükten sonra savaşmaya devam etti. Bu, onları diğer milletlerden ayıran en önemli özelliklerden biridir.” diyerek Ukrayna halkının direncini ve fedakarlığını anlattı.
Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Kihtır’dan Türkler ile Ukraynalılar Arasındaki Genetik ve Tarihi Bağlara Dikkat Çekildi
Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Kihtır, Türkler ile Ukraynalılar arasındaki kadim genetik ve tarihi bağlara dikkat çekti. Kihtır, “Türkler ve Ukraynalılar, yalnızca tarihsel değil, aynı zamanda genetik açıdan da birbirine yakın iki halktır. Ortak köklerimiz 24 bin yıl öncesine kadar uzanıyor. Bu uzun geçmiş, halklarımız arasındaki derin bağları daha da anlamlı kılıyor.” diyerek bu ilişkinin önemini vurguladı.
Kihtır, ayrıca Avrasya bozkırlarında yaşayan toplulukların soğuğa karşı dayanıklılık sağlayan genetik özelliklere sahip olduğunu belirtti ve haplogrup R1 ve R2 genetik dizilimlerinin, bu topraklarda yaşamış topluluklar arasında zaman içinde şekillendiğini ifade etti. Türk kavimlerinin, tarihsel olarak Türk anayurdu olarak bilinen bölgeden yayılmaya başladığını ve Kuzey Karadeniz ile Hazar Gölü çevresindeki Türk kavimlerinin medeniyetlere katkı sağladığını söyledi.
Türk Kavimlerinin Kültürel Mirası
Kihtır, Türk kimliğinin yalnızca Türkiye ile sınırlı olmadığını, Türk kavimlerinin çok geniş bir coğrafyaya yayılmakla birlikte aynı kültürel mirası paylaştıklarını vurguladı. “Türklerin sadece Türkiye’de değil, Ukrayna, Moldovya, Kazakistan, Moğolistan gibi coğrafyalarda da izleri vardır. Bu geniş coğrafyadaki Türk toplulukları, tarih boyunca birbirleriyle etkileşime geçerek ortak bir geçmişi yaşadılar.” dedi.
Oğuz Boyları ve Genetik Miras
Kihtır, Oğuz boylarının kumral yapısına sahip olduğunu belirterek, sarışın ve mavi gözlü Türklerin tarih boyunca var olduğuna dikkat çekti. “Bu genetik miras, yalnızca Türk halkı için değil, Ukraynalıların da geçmişine ışık tutmaktadır. Ukraynalılarla paylaştığımız bu kadim bağların yeniden keşfi, bu halkların ortak tarihine olan ilgiyi artıracaktır.” dedi.
Türk ve Ukrayna Halklarının Ortak Geçmişi
Son olarak, Kihtır, Türk kimliğinin evrensel bir kimlik olduğunu ve bu kimliğin geniş bir coğrafyada yayılmasına rağmen, tüm Türk kavimlerinin tarih boyunca ve günümüzde ortak bir geçmişe sahip olduklarını belirtti. Ukrayna halkının da bu tarihi mirasa dahil olduğunu vurgulayan Kihtır, “Ukrayna ve Türkiye halkları arasında çok daha güçlü bir kültürel dayanışma kurmak, geçmişte paylaşılan bu kadim bağları yeniden hatırlamak ve geleceğe taşımak için büyük bir fırsattır.” dedi.
Yoğun Katılım ve Sanatsal Performanslar
Konserde, Ukrayna ve Türkiye’den sanatçılar sahne alarak iki ülkenin kültürel mirasını yansıtan eserler seslendirdi. Geleneksel Ukrayna ve Türk müzikleri dinleyicilere duygusal anlar yaşattı.
Etkinliğe katılanlar arasında;
İstanbul Vali Yardımcısı Hasan Hüseyin Can,
Emekli Vali Murat Yıldırım,
Emekli Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı,
Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Kihtır,
Turan Devletleri Teşkilatı Başkanı Müjdat Çobanoğlu,
Gagavuzya Dernek Başkanı Necdet Ertuğrul,
Çepni Boyları Federasyonu Başkanı Muhammet Arif Genç,
Dağıstan Türkleri ve Halkları Derneği Başkanı Zümrüt Khızneva,
Fatih Belediye Meclis Üyeleri Fadime Şimşek ve Aydın Sarmusak,
Turan Devletleri Teşkilatı Genel Başkan Yardımcısı ve MYK Üyesi İbrahim Özçelik,
Azerbaycan Kültür Evi Yöneticileri Latif Güler ve Araz Karatepe,
Emekli Albay Mehmet Atıf Ürük,
Turan Devleti Teşkilatları TDT Kurucu İstanbul İl Başkanı Sadık Özerol,
Hüseyin Köksal Ahi Derneği Başkanı,
İyi Parti MYK Üyesi Adil Deniz,
MHP İstanbul İl Yöneticileri,
Turan Devletleri Teşkilatı Yöneticileri,
İYİ Parti kurucularından Neriman Taş Özdemir,
Fatih Belediye Meclis Üyesi Aydın Sarmusak, gibi çok sayıda akademisyen, siyasi temsilci ve dernek yöneticisi yer aldı.
Program sonunda katılımcılara plaketler takdim edilirken, etkinlik iki ülkenin ortak acılarını ve kültürel bağlarını paylaşma açısından anlamlı bir organizasyon olarak hafızalara kazındı.
