9 Ağustos 1929 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. Eski Dışişleri Bakanı İsmail Cem ile kuzenidir.
Galatasaray Lisesi’nden mezun oldu. Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamladı.
Yeni Sabah, Yeni İstanbul ve İstanbul Ekspres Gazetesi gibi çeşitli gazetelerde spor muhabiri, sayfa sekreteri ve yazı işleri müdürü olarak çalıştı.
Ali Naci Karacan’ın çıkardığı Milliyet Gazetesi’nde yazı işleri müdürlüğü ve genel yayın müdürlüğü yaptı.
Abdi İpekçi; Türkiye Gazeteciler Sendikası, Türkiye Basın Enstitüsü Başkanlığı, İstanbul Gazeteciler Cemiyeti ve Uluslararası Basın Enstitüsü’nün ikinci başkanlığı, Basın Şeref Divanı genel sekreterliği gibi görevlerde bulundu.
12 Eylül darbesine giden süreçte yaşanan terör ortamında ‘barış’ düşüncesini savunan yazılarıyla ön plana çıkan Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi, 1 Şubat 1979 tarihinde Mehmet Ali Ağca tarafından öldürüldü. Verdiği ifadede, “İsyan ettiğim için öldürdüm. Açıklayacağım tek şey sağ veya sol eylemci olmadığımdır; bağımsız, tek başına terörist olduğumdur” diyen Mehmet Ali Ağca, idamla yargılanmasına karşın 10 yıl ceza aldı, 2010’da tahliye edildi.
İpekçi’nin öldürülmesi Türkiye’de büyük bir infiale neden oldu. Dönemin Hürriyet gazetesi sahibi Erol Simavi’nin önerisi ile 2 Şubat 1979 tarihinde gazeteler siyah başlıklarla çıktı. Polis her yerde katili aramaya başladı. Katili bulana 6 milyon TL ödül verileceği duyuruldu. 5 ay sonra bir kahvede kağıt oynarken yakalanan Mehmet Ali Ağca, idamla yargılanırken 1979 yılında cezaevinden firar ederek yurt dışına kaçtı. 1981 yılında İtalya’da Papa II. Jean Paul’e suikast girişiminde. İtalya’da 19 yıl hapis yattıktan sonra 2000 yılında Türkiye’ye iade edildi. Abdi İpekçi cinayetinden dolayı hakkında idam kararı verilmesine karşın 10 yıl cezaevinde kaldı. 2010 yılında cezasını tamamlayarak tahliye edildi.
Barışı, ԁüşünce özgürlüğünü savunan, 43 yıl önce aydınlığa sıkılan kurşun ile haince katledilen ülkemizin çok önemli gazeteci- yazarlarından biri olan Abdi İpekçi’yi saygı ve rahmetle anıyoruz.